Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmenin en önemli faktörlerinden biri yeterli ve dengeli beslenmedir. Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişiler, günlük öğün sayısını azaltmaları gibi beslenme düzeninde meydana gelen değişikler nedeniyle, bayramda normal yeme düzenine geçtiklerinde psikolojik olarak daha fazla yeme eğilimine girebilmektedirler. Fakat Bayram sonrası aşırı yemek yeme, şeker, çikolata, ağır hamur işleri ve diğer tatlıları aşırı tüketmek hazımsızlık ve mide problemleri başta olmak üzere bazı problemlere yol açacaktır. Bu nedenle halkımızın yeterli ve dengeli beslenerek bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat etmeleri gerekmektedir.
Ramazan Bayramı ve sonrasında sağlıklı beslenme önerileri:
-Şeker, kalp ve yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların yaşam boyu sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermesi gerekir.
-Ramazan ayının sonlanması ile beraber tüketilecek yiyeceklerin miktarının aniden arttırılmaması ve öğün aralarının en az 2 en fazla 4-5 saat olacak şekilde düzenlenmesi gerekir.
-Ramazan boyunca gece kalkıp sahur yemeği yemek, ramazandan sonra gece yeme alışkanlığı seklinde sürdürülmemelidir.
-Hafif bir kahvaltı ile güne başlanması ve gün boyu öğün atlanmaması gerekir. Kahvaltıda domates, salatalık, maydanoz, taze biber ve benzeri çiğ sebzeler bolca tüketilmeli, az yağlı peynir ve haşlanmış yumurta tercih edilmelidir. Bayram ziyaretleri sırasında genellikle tatlı ikramı yapılacağı için kahvaltıda mümkün olduğunca şeker, bal vb. tatlı türü besinler tüketilmemelidir.
-Ekmek olarak kan şekerini kontrol altında tutan ve tokluk hissi veren tam buğday ekmeği tercih edilmelidir.
-Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kurubaklagiller tüketilmelidir. Yetişkin bireyler imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelidirler. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engellerler. Gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinlerin tüketiminin tercih edilmelidir
-Ramazan bayramı boyunca tatlı ve çikolata tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır.
-Ramazan süresince sıvı tüketiminin azalması sebebiyle bayram süresince ve bayramdan sonra sıvı alımının arttırılması, günde yaklaşık 2-2,5 litre su içilmesi, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere ayran, taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli limonata ve az şekerli komposto gibi sıvı gıdaların eklenmesi gerekir.
-Çay ve kahve kafein içeren içeceklerdir. Yeterli miktarda tüketimi vücut için fayda sağlarken aşırı alımları sonucunda vücudumuz zarar görebilir. Bu nedenle tüm bireyler dahil olmak üzere özellikle yaşlılar ve tansiyon hastaları gün boyu çay, kahve gibi kafein içeriği yüksek içecekleri fazla miktarda tüketmemelidirler.
-Ramazan ayı boyunca enerji harcamamak için azaltılan fiziksel aktivitenin, bu dönemin sonlanmasıyla birlikte arttırılması oldukça önemlidir. Her gün düzenli yapılan fiziksel aktivite, fiziksel ve zihinsel sağlığı olumlu yönde etkilemekte, oruç tutma nedeniyle azalan metabolizma hızının artmasına imkan sağlamaktadır. Fiziksel aktivitenin kan şekeri ve kolesterolü azaltmaya, kilo kaybetmeye ve bağırsak hareketlerini arttırmaya yardımcı olduğu unutulmamalıdır.